07 Haziran 2011

Ağlayan Palyaço

Rutubet kokuyor evim, gidişine ağlarken duvarlarım... Cebimde birkaç düş kırıklığı, geriye kalan başka birşey yok. Çaresiz bu aşkın üstüne de bir çizik atıp yeni aldanışlara yol alacağım. Erkekler ağlamaz diyebilecek kadar gururum olsaydı keşke. Erkekler ağlıyor çünkü -ağlamaz denilse bile- ve birçoğu hergece... Ne tuhaf bundan utanmıyorum bile , gözlerdeki yaştan neden utanmalı ? Oyuncakları ve düşleri birer birer çalınmış bir erkek çocuğu ağlayamaz mı ? 

Yalnızlık akıyor penceremden , birkaç yağmur damlasının arasına karışarak... Boşa akmasın diyorum artık akan her bir damla su, avucumu açıyorum... Dua ediyorum sanıyor görenler , delirmeme az kaldı bilmiyorlar.Yalnız bir odanın voltasında zor oluyor sabah.. Bir ileri , bir geri... Ayna da aynı yüz, yok bir başkası... Çok sevdiğim kağıt, kalem , tadı tuzu kalmamış bir aşkın son çırpınışları... İçimde -ağlayan palyaço'nun- trajikomik surat ifadesi... 

Ağlayan Palyaço... 

Size gülerken gözlerim ne kadar da mutlusunuz... Belki de beni en çok bu yüzden seviyordunuz ! 

Size gülerken suretim , Palyaçonuz ağlıyordu , Bilmiyordunuz...!!! 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder